SON DAKİKA
KÜRESEL KALKINMA PLANI![]()
Şakir Gürlük
Türkiye’nin 2007-2013 dönemini de kapsayan 2001-2023 dönemine ait Uzun Vadeli Strateji çerçevesinde hazırlanan Dokuzuncu Kalkınma Planı’nın vizyonu, “İstikrar içinde büyüyen, gelirini daha adil paylaşan, küresel ölçekte rekabet gücüne sahip, bilgi toplumuna dönüşen, AB’ye üyelik için uyum sürecini tamamlamış bir Türkiye”dir. Bu genel vizyon çerçevesinde; özel sektör, STK’lar, üniversiteler ve kamu sektörünün katılımıyla 2008 yılında Sanayi ve Ticaret Bakanlığı koordinasyonunda yapılan arama konferansında, Türkiye Sanayi Stratejisi’nin uzun dönemli vizyonu, “Orta ve yüksek teknolojili ürünlerde Avrasya’nın üretim üssü olmak” şeklinde belirlenmiştir. Bu vizyon çerçevesinde, 2011–2014 yıllarını kapsayan Türkiye Sanayi Stratejisi’nin genel amacı ise “Türk sanayisinin rekabet edebilirliğinin ve verimliliğinin yükseltilerek, dünya ihracatından daha fazla pay alan, ağırlıklı olarak yüksek katma değerli ve ileri teknolojili ürünlerin üretildiği, nitelikli işgücüne sahip ve aynı zamanda çevreye ve topluma duyarlı bir sanayi yapısına dönüşümünü hızlandırmak” olarak belirlenmiştir.
Yukarıda belirtilen genel amacı gerçekleştirmek üzere, üç temel stratejik hedef tespit edilmiştir. Uygulanacak sanayi stratejisinin odağında, bu üç temel stratejik hedef doğrultusunda yapısal dönüşümü desteklemek yer almaktadır: Becerilerini sürekli geliştirebilen (güçlü) şirketlerin ekonomideki ağırlığının arttırılması: Sanayi stratejisi kapsamında, Türkiye’de yatırım ve iş yapma ortamı, becerilerini sürekli geliştirebilen, mevcut rekabet ortamında ayakta kalabilme ve büyüyebilme becerisine sahip şirketlerin gelişimine imkân verecek şekilde reform edilecektir. Orta ve yüksek teknolojili sektörlerin9 üretim ve ihracat içindeki ağırlığının arttırılması: Orta ve yüksek teknolojili sektörlerde katma değeri yüksek üretime geçmek amaçlanmaktadır. Ancak, küresel rakiplerle karşılaştırıldığında, söz konusu sektörlerin Türkiye’deki üretim ölçeğinin genelde küçük olması, bu amaca orta vadede erişilmesini zorlaştırmaktadır. Halihazırda bu sektör grubunda yer alan ve önemli büyüme potansiyeli arz eden motorlu kara taşıtlarının imalatı, makine imalatı, tıbbi alet, hassas ve optik aletler imalatı, hava ve uzay taşıtları imalatı, elektronik sanayi ve ilaç üretimine yönelik yatırımlar ile bu sektörlerin gelişmesine yönelik stratejilere önem verilecek ve bu sektörlerde Türkiye’nin önemli bir üretim üssü haline gelmesi desteklenecektir. Düşük teknolojili sektörlerde katma değeri yüksek ürünlere geçilmesi: Geleneksel sektörlerde ülkemiz halihazırda önemli üretim ölçeği ve birikimi elde etmiş durumdadır. Bu birikim, söz konusu sektör grubunun alt sektörlerinde katma değeri yüksek ürünlere geçiş açısından önemli avantaj oluşturmaktadır. Bu sektörlerde, katma değeri arttırmaya yönelik destek verilecektir. Bu sektörlerin küresel piyasalardaki değer zincirlerinde, Türk şirketlerinin etkinliğini arttırması hedeflenerek tasarım, markalaşma ve lojistik gibi katma değeri arttırıcı faaliyetlerin geliştirilmesi sağlanacaktır. Kaynak: STB Bu makale 12 kez okundu
Yükleniyor...
YAZARLAR Tümü
SON DAKİKA
ÖZEL HABER
HAVA DURUMU
NAMAZ VAKİTLERİ
SÜPER LİG
|